“Tavşan mı, Ceylan mı?
Pumayı bilirsiniz.
Yaklaşık iki metre uzunluğundaki benekli ve yırtıcı bir hayvandır. Avının
peşine düştüğü andan itibaren hızlanan, vücudunun tüm eklem ve kaslarını ortaya
koyan hareketlerini seyretmek bir zevktir. Bu ölüm koşusu bazen pumanın, bazen
ise hayatı için koşan kurbanın zaferi ile sonuçlanır. Peki, bir puma avının
peşinde ne kadar koşar? İşte ormanların vahşi avcısını uygarlıkların kurucusu
insana örnek yapacak olan da pumanın özelliğidir. Puma avının peşinden
sürdürdüğü o “ölüm koşusunu” her zaman
avının cüssesine göre ayarlar. Yani bir ceylan ele geçirmek için koştuğu süre
ile bir tavşanın peşinde geçirdiği süre asla aynı değildir. Koşarken harcadığı
enerji miktarı, avdan elde edeceği potansiyel enerji miktarını aştığı anda puma
koşmaktan vazgeçer. Yenilgiyi kabul edip başka av arar.
Bu nedenle ceylanın
peşinden çok, tavşanın peşinden daha az koşar. İşte “aptal
puma sendromu” bunun tersini yapan insanların ruh halini
ifade etmek için, yani tavşanın peşinden yıllarca koşan, sonra da yakaladığı avı
bir öğünde bitiren insanlar için kullanılır. Başarının sırrı pumalıktan, yani
harcanan emek, ulaşılan sonuç ilişkisindeki dengeyi iyi saptamaktan geçiyor.
Şimdi söyleyin bakalım
sizin yıllardır peşinde koştuğunuz tavşan mı
yoksa ceylan mı?”
Bu koşuda size lazım olacak olanlar ise!
·
Kararlılık
·
Sabır
·
Öğrenme isteğinizdir.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder